menü

Mahallelerimiz

Mahallelerimiz

AKÇAKOYUN

İlçenin kuzeyinde ve ilçeye 7 km. uzaklıktadır. Adım, Türkmen boylarından Akçakoyunlu Aşireti Yörüklerinden almıştır. 1908 yıllığına göre 51 hane bulunan köyde, 1927 yılında 254, 1970 yılında 467 (239erkek, 228 kadın), 1990 yılında 392 kişi,1997 yılında ise 359 kişi yaşamaktaydı. Yerli köyüdür. Kanalizasyonu ve düğün salonu vardır.

AKÇASUSURLUK

İlçenin kuzeyinde ve ilçeden 11 km. uzaklıktadır. "Akçasığırlık" olarakta anılmaktadır.1521 tarihli tahrirat defterinde adı geçen "Akçasığır" köyü burası olmalıdır. Beğlik (devlete, saraya ait) sığırlarına bakmakla görevli (sığırcı kullar) imişler.Kanuni Sultan Süleyman döneminde köyde 75 baş sığır beslenmekte idi. Zamanla boşalan köy, 1880 yılında 100 hane (318 nüfus) Çerkez göçmeni tarafından yeniden kurulmuştur. 1908 Yıllığı'na göre, 94 hane bulunan köyde, 1927'de 202, 1970'de 350 (174 erkek, 176 kadın), 1990'da 333, 1997'de ise 329 kişi yaşamaktaydı. Köyde bulunan eski cami, 1950 yılında yıkılmış olup bu caminin bazı kalıntıları vardır. Köyde sağlık ocağı ve kanalizasyonu mevcuttur.

AKHİSAR (KARAKÖY-KİLİSAN)

Ilçenin güneybatısında ve ilçeden 22 km. uzaktadır. Kadı sicillerinde "Karaköy" adım da taşıyan bu köy, Umur Bey'in 34 Akçardak Mahallesindeki mescidinin vakıf köyü olarak gösterilmiştir. Cumhuriyet dönemine kadar "Kilisan" adım korumuştur. 1908 Yıllığı'na göre,57 hane bulunan köyde, 1927'de 328, 1970'te 640 (308 erkek, 332 kadın), 1990'da 723, 1997 yılında 506 kişi yaşamaktaydı. Köyde bugün, yerlilerin dışında Çerkezler ile Yunanistan ve Bulgaristan göçmenleri yaşamaktadır. Köyde ilköğretim okulu, düğün salonu ve futbol sahası mevcuttur.

ARIZ

İlçenin batısında ve ilçeye 15 km. uzaklıktadır. 1908 Yıllığı'na göre köyde 87 hane vardı. Çok eski bir köy olup, köyde Bizans dönemi kalıntıları vardır. Köyde 1927'de 316, 1970'te 584, 1990'da 428, 1997 yılında ise 301 kişi yaşamaktaydı. Yerli köyüdür. Köyün düğün salonu vardır.

BAKIRKÖY (MAKRİKÖY)

İlçenin güneydoğusunda ve ilçeden 8 km. uzaklıktadır. Eski adı "Makri" 'dir. Bursa'da bu adı taşıyan üç köy vardır. Anlamı Helen/Rum dilinde "uzun" demektir. Köyde Türklerden önce antik yerleşim vardı. Bakırköy de Makriköy'den gelmiştir, İstanbul Bakırköy'ün de eski adı Makri idi. Orta Çağdan kalma çok eski bir köydür. Sultanların kulları olan köy, eski bir Hıristiyan köyüdür. Rumeli'nden sürülen Hıristiyanlarca kurulmuştur. Köylüler, Beğlik sığırlarına bakmakla görevli imişler. Köyün hemen yanında bulunan "Mamak" köyü ile birlikte sığırlara bakarlarmış. 1521 yılı Sultan Süleyman tahrirlerinde adı geçen bu köy, yanındaki Mamak ile birlikte anılmıştır. Bu tarihte iki köyde, 40 hane savaş esiri sığırcı kulun baktığı 125 baş sığır varmış.Köyde Bizans döneminden kalma kalıntılar vardır. 1927'de 525, 1970'te 1.146 (572 erkek, 574 kadın), 1990'da 1.171, 1997 yılmda ise 957 kişinin bulunduğu köyde, Nogay Tatarları yaşamaktadır. Köyde ilköğretim okulu, düğün salonu ve futbol sahası mevcuttur.

BALLIKAYA

İlçenin kuzeyinde ve ilçeye 30 km.uzaklıkta olup Marmara Denizi'ne yakındır. Arapçiftliği Gölü kıyısında bulunan bu köyün hemen yanında "Çeçoronlar Mahallesi" vardır.Bölge tamamiyle bataklık olduğu için köyün çevresi tümüyle sazlıklarla çevrili idi.Bu köyün bulunduğu alanda "Sazlıkdere" ve "Arapçiftliği" adıyla yerleşim yerleri vardı.Rum köyü idi. 1908 Yıllığı'na göre Mudanya'ya bağlı olan bu köyde 22 hane vardı. 1927 yılında 94, 1970 yılmda 122 (68 erkek, 54 kadın), 1990 yılında 117, 1997 yılında 151 kişi yaşamataydı. Köyde bugün, 93 Harbi sonunda Yunanistan'ın Langaza yöresinden gelen göçmenler yaşamaktadır.

BAYRAMDERE (PANAYIRDERE)

İlçenin kuzeyinde ve ilçeye 31 km. uzaklıktadır. Eski adı "Panayırdere" idi.Eski bir Rum köyü idi. 1920 yılında adının hiç bir anlamı olmadığı gerekçesiyle, Bayramdere'ye çevrilmiştir. Adını yanından akan dereden aldığı söylenir. Oysa bir Rum köyü olduğu için bu ad Rumca'dan gelmiş olmalıdır. Panayır sözcüğü "Panagia" 'dan dönmüştür.Nitekim 1880 tarihli, bir yabancının hazırladığı haritada köyün adı Panagia olarak yer almıştır. Anlamı ise, MeryemAna'dır. Bayram ise, bol su anlamına gelmektedir. Yeniköy plajlarına yakın bir köy olması nedeniyle, özellikle yaz sezonunda ilgi gören bir köydür. Köyde, 1927 yılında 174, 1970 yılında 645 (216 Balkaya 36 erkek, 329 kadın), 1990 yılında 1.559, 1997 yılında ise 3.665 kişi yaşamaktaydı. Köyde sağlık ocağı, futbol sahası, düğün salonu ve ilköğretim okulu mevcuttur.

BEYLİK

İlçenin güneybatısında ve ilçeden 26 km. uzaklıktadır. Kadı sicillerinde "Beylikburnu" adını taşıyan bir köy adı geçer ki bu köy, Hüdavendigar vakıf köyleri arasında gösterilmiştir. İhtimal aynı köydür. 1908 Yıllığına göre, 79 hane bulunan köyde, 1927'de 530, 1970'te 938 (437 erkek, 501 kadın), 1990'da 1.202, 1997'de 838 kişi yaşamaktaydı. Köyde, 1880'li yıllarda Bulgaristan'dan gelen 93 Harbi göçmenleri ile, 1924 yılında gelen Yunanistan göçmenleri yaşamaktadır. İlköğretim Okulu vardır.

BOĞAZKÖY (ESKİÇİFTLİK)

İlçenin kuzeyinde ve ilçeye 28 km. uzaklıktadır. Dalyan gölü kıyısındadır. Boğaz bir yerde kurulu olduğu için bu ad verilmiştir. Köye "Poyrazköy" de denilmekteydi. Köyün Türklerden önce adı ise, Meryem Ana'nın bir adı olan "Panagia" imiş. Bölgede, öteden beri bataklık olduğu için. Sultanların susiğırları (mandaları) yetiştirilirdi. Köyün bulunduğu alanda bir de "Kepekçi Çiftliği" vardı. XVII. Yüzyılda "Kite'"ye bağlı olarak gösterilen Boğazköy ihtimal burası olmah.Emir Sultanın vakıf köyüdür. Köyde, 1990'da 499 kişi, 1997 yılında 423 kişi yaşamataydı.

CAMBAZ

İlçenin doğusunda ve ilçeye 22 km. uzaklıktadır. Eski bir köydür. 1795 yılı belgelerinde köyün adına rastlanmakta. (B.O.A. Cevdet-Zaptiye No.6155) XVI. yüzyılda bir çiftlik yeri olan bu köy, Sultan II. Abdulhamid'in mülkleri arasında yer alır. 1880'li yıllarda, çiftlik yeri iken 30 hane (158 nüfus) Rumeli göçmeni tarafından yeniden kurulmuştur. 1908 Yıllığı'na göre 75 hane bulunan köyde, 1927 yılında 370, 1970 yılında 753 (372 erkek, 381 kadın), 1990 yılında 670, 1997 yılında ise 607 kişi yaşamaktaydı. Köyde bugün, Çerkez ve Yunanistan göçmenleri yaşamaktadır. Sağlık ocağı, düğün salonu ve kanalizasyonu vardır.

ÇAMLICA

İlçenin kuzeydoğusunda ve ilçeye 22 km. uzaklıktadır. Eski bir Rum köyü idi. Önceleri Sultan I. Murat'in Bayramdere Balıkçı Barınağı korusu imiş. Daha sonra Hüseyin Paşa'ya geçen köy, bilahare Kütahya'daki camiine vakfedilmiştir. Köye yerleştirilen 30 er, "Drazali Derbendi" 'ni korumakla görevlendirilmiştir. Bu köyde H. Georgios adına yapılmış kilise vardır. Bu kilise, 1837 yılında yapılmıştır. Bir ara bu yapı camiye dönüştürülmüştür. Bugün harap durumdadır. 1908 Yıllığı'na göre, 83 hane bulunan köyde, 1927 yılında 560, 1970 yılında 788 (379 erkek, 409 kadın), 1990 yılında 421, 1997'de ise 368 kişi yaşamaktaydı. Bugün köyde, 93 Harbi sonunda Yunanistan'ın Langaza yöresinden gelen göçmenler yaşamaktadır.

CANBOLU

 

ÇARIK

İlçenin kuzeyinde ve ilçeye 10 km. uzaklıktadır. Yeniköy yolu üzerinde bulunan köyde, 1927 yılında 65, 1970 yılında 103 (51 erkek, 52 kadın), 1990 yılında 91 kişi, 1997 yılında ise 84 kişiyaşamaktaydı.

ÇAVUŞ

İlçenin batısında ve ilçeye 26 km. uzaklıktadır, köyde ortaçağdan kalma kalıntılar vardır. İsabey imaretinin vakıfları arasında gösterilen Çavuş köyü bu olmalıdır. 1908 Yıllığı'na göre 43 hane bulunan köyde, 1927 yılında 276, 1970 yılmda 444 (215 erkek, 229 kadın), 1990 yılmda 593, 1997 yılmda ise 522 kişi yaşamaktaydı. Yerli köyüdür. Kanalizasyonu, futbol sahası, düğün salonu vardır.

ÇEŞNİGİR

İlçenin kuzeydoğusunda ve ilçeye 19 km. uzaklıktadır. Çeşnigir, Osmanlı saraylarında Sultanın yemek ve mutfak işlerini yürüten kişiye denirdi. Köyde Malta Taşı madeni olup uzun yıllar işletilmiştir. 1908 Yıllığı'na göre 90 hane bulunan bu köyde, 1927 yılında 304, 1970 yılında 534 (236 erkek, 298 kadın), 1990 yılında 327, 1997'de ise 309 kişi yaşamaktaydı. Bir Rum köyüdür. Köyde "Theotokos Kilisesi" 'nin kalıntıları vardır. Köyün dışında olan bu kilise 1837 yılında yapılmış olup bugün sadece temelleri kalmıştır. Köyde bugün, 93 Harbi sonunda Yunanistan'ın Langaza yöresinden gelen göçmenler yaşamaktadır.

DAĞESEMEN

İlçenin kuzeyinde ve ilçeye 16 km. uzaklıktadır. "Dağisemeni" olarakta anılmaktadır. Köy ile Gölecik arasında "Karadul Mahallesi" Çavuşköy vardır. Eski bir köy idi. XVI. yüzyılda tahrirat defterlerinde adı geçen Esemen köyü bu olmalıdır. Köylüler, XV. Yüzyıl belgelerine göre, Beğlik sığırlarına bakmakla görevli imiş. 1908 Yıllığı'na göre 25 hane bulunan köyde, 1927 yılında 60, 1970 yılında 40 (19 erkek, 21 kadın), 1990 yılında 146, 1997 yılında ise 165 kişi yaşamaktaydı.

DAĞKADI

İlçenin batısında ve ilçeye 15 km. uzaklıktadır. Köyde Bizans döneminden kalma antik yerleşim alanı kalıntıları vardır. Uluabat gölünün batısında bulunan diğer Kadıköy'den ayırmak için Dağkadı denilmiştir. Yunanlılar tarafından tamamen yakılmıştır. 1908 yılında 242 hane bulunan köyde, 1927 yılında 653, 1970 yılında 1.597 (789 erkek, 810 kadın), 1990 yılında 1.934, 1997 yılında ise 2.345 kişi yaşamaktaydı. Eski bir han bulunan köyde bugün, yerliler ile Bulgaristan göçmenleri yaşamaktadır, ilköğretim Okulu, futbol sahası, düğün salonu ve sağlık ocağı vardır.

DANIŞMENT

İlçenin batısında ve ilçeye 22 km. uzaklıkta. Yıldırım Camiinin vakıf köyüdür. Köyde Bizans döneminden kalma kalıntılar vardır. Tokat, Sivas ve Amasya yöresinden XIX. yüzyılda Bursa bölgesine gelerek yerleşik hayata geçen Yörüklerin kurdıığıı bir köydür. Nitekim, kadı sicillerinde "Danişmendi Yörükleri" 'nin bulunduğu anlaşılmaktadır. 1908 Yıllığı'na göre 103 hane bulunan köyde, 1927 yılında 516, 1970 yılmda 696 (346 erkek, 350 kadın). 1990 yılmda 658, 1997 yılında ise 583 kişi yaşamaktaydı. Yerli köyüdür. Kanalizasyonu vardır.

DOĞLA

İlçenin batısında ve ilçeye 20 km. uzaklıktadır. Bursa'ya yerleşen Bektaşi Babalanndan Doğlu Baba'nın buradan geldiği sanılmaktadır. Kurtuluş Savaşı sırasında kısmen yakılmıştır. 1908 Yıllığı'na göre 81 hane bulunan köyde, 1927 yılında 357, 1970 yılında 448 (214 erkek, 234 kadın), 1990 yılında 539, 1997 yılında ise 482 kişi yaşamaktaydı. Yerli köyüdür. Kanalizasyonu ve düğün salonu vardır.

EKİNLİ (ARAPÇİFTLİĞİ)

İlçenin kuzeyinde ve ilçeye 30 km. uzaklıktadır. Ballıkaya ile Ekinli arasında Çeçoronlar Mahallesi vardır ki, bu eski bir köydür. Köylüler Sultanların susığırlarına(mandalarına) bakarlardı. Zamanla boşalan köy, 1880 yılında 40 hane (161 nüfus) Çerkez göçmeni tarafından yeniden kurulmuştur. 1908 Yıllığı'na göre 46 hane bulunan köyde, 1927 yılında 119, 1970 yılında 470 (253 erkek, 217 kadın), 1990 yılında 432, 1997 yılında ise 396 kişi yaşamaktaydı. Çerkez köyüdür.Kanalizasyonu vardır.

EKMEKÇI (EKMEKÇI MERASI)

İlçenin kuzeyinde ve ilçeye 15 km. uzaklıkta olan köy, Yeniköy yolu üzerindedir. Eski adı "Ekmekçi merası Etmekçi Merası" veya "Ekmekçibaşı" dır. Ekmekçi olarak da geçer. XIX. yüzyılda köy statüsünden çıkarıhp çiftlik olmuştur. Bu tarihte Sultan II. Abdülhamid'in mülkleri arasında yer almaktadır. 1880 yılında köye 59 hane (193 nüfus) Çerkez göçmeni yerleştirilmiştir. 1927 yılında 57 kişinin yaşadığı köyde, 1970 yılında 416 (223 erkek, 193 kadın), 1990 yılında 478, 1997 yılında ise 452 kişi yaşamaktaydı. Bugün köyde, 18 80'li yıllarda gelen Çerkez ve Bulgaristan göçmenleri ile, 1924 yılında gelen Yunanistan göçmenleri yaşamaktadır.

ESKIKARAAĞAÇ (HALILBEY ADASI)

İlçenin doğusunda ve Bursa-Karacabey asfaltına 3 km. uzaklıkta, Uluabat Gölünün içine giren bir yarımadanın üzerindedir. Bir Rum köyü idi. 1880 yılında köye Karkas ve Rusçuk göçmeni yerleştirilmiştir. Köydeki Rumlar, 1922 yılında. Kurtuluş Savaşı sonrasında köyü terk edince yerlerine Yunanistan göçmenleri yerleştirilmiştir. Köyde yerli de vardır. 1970 yılında 411 (200 erkek, 211 kadın) olan nüfusu, 1990 yılında 352'ye, 1997'de ise 318'e düşmüştür. Sultan Orhan Gazi'nin vakıf köyü olan Karaağaç burası olmalıdır. Köy de "Mikhael Archangelos" 'un adım taşıyan bir de kilise vardır. Futbol sahası vardır.

ESKISARIBEY (SARIBEY ATİK)

İlçenin güneybatısında ve ilçeye 20 km. uzaklıkta bulunan üç Sarıbey köyünden en eskisidir. Bu köyleri "Sarı Bey" adlı bir kişini kurduğu söylense de doğru olmasa gerek. Çünkü Orta Sarıbey dışındaki köyler Rum köyleri idi. Bu ad Helen dilinde "Sarahat" sözcüğünden gelmiş olmalıdır. 1970 yılında 516 (239 erkek, 277 kadın). 1990 yılında 539, 1997 yılında ise 500 kişi yaşayan köyde, 1880'li yıllarda Yunanistan'ın Mora-Yenişehir yöresinden gelen göçmenler yaşamaktadır.

FEVZIPAŞA (AŞAĞI-YUKARI)

İlçenin batısında ve ilçeye 9 km. uzaklıktadır. Bu köye "Hacet Pınarı" da denilmektedir. Köye 1880 yılında 50 hane (223 nüfus) Rumeli göçmeni yerleştirilmiştir. Köyün hemen kuzeyinde de "Yukarıfevzipaşa" vardı. Aşağıfevzipaşa köyü Sultan II.Abdulhamid döneminde 93 Harbi göçmeni tarafmdan kurulmuştur. Bugün bu köy yoktur. Köyde o tarihte bir cami yapılmış. Bu cami Kurtuluş Savaşı sırasında, kaçmakta olan Yunanlılar tarafından yakılmış ve uzun süre depo olarak kullanılmıştır. Köyde 1927 yılında 307, 1970 yılında 489 (224 erkek, 245 kadın), 1990 yılında 484, 1997 yılında ise 503 kişi yaşamaktaydı. Düğün salonu ve futbol sahası vardır.

GAZİ

 

GÖLECIK

İlçenin kuzeybatısında ve ilçeye 10 km. uzaklıktadır. Karacabey'in içme suyunun karşılandığı küçük bir göl nedeniyle bu ad verilmiştir. 1970 yılında 139 (70 erkek, 69 kadın), 1990 yılında 122, 1997'de ise köyde 124 kişi yaşamaktaydı. Yerli köyüdür.

GÖLKIYI

İlçenin doğusunda ve ilçeye 30 km. uzaklıktadır. Bursa-Karacabey karayolunun kıyısındadır. Uluabat Gölü yakınında olduğu için bu ad verilmiştir. Köyde, 1970 yılında 190 (92 erkek, 98 kadın), 1990 yılında 224, 1997'de ise 171 kişi yaşamaktaydı. H. 797 (1396) yapılmış olan Issız Han bu köy yakınlarındadır.

GÖNÜ (GÜNÜM)

İlçenin güneyinde ve ilçeye 16 km. uzaklıktadır. Köyde Bizans döneminden kalma kalıntılar vardır. 1908 Yıllığı'nda "Günüm" olarak geçer. Eskiden M.Kemalpaşa'ya bağlıydı. 1908 yılında 154 haneli olan bu köyde, 1970 yılında 953 (441 erkek, 412 kadın), 1990 yılında 995, 1997 yılında ise 785 kişi yaşamaktaydı. Köyde, Çerkez ve 1950'li yıllarda gelen Bulgaristan göçmenleri yaşamaktadır. Futbol sahası ve düğün salonu vardır.

GÜNGÖRMEZ

İlçenin kuzeyinde ve ilçeye 15 km. uzaklıktadır. Eski haritalarda, bu köyün bulunduğu alanda "Kocadere" adlı bir yerleşim yeri geçer ki, köyün eski adı bu olmalıdır. 1880 yılında 50 hane (210 nüfus) Rumeli göçmeni tarafından kurulmuştur. 1908 Yıllığı'na göre hane sayışı verilmeyen köy, o tarihte küçük bir köy olmalıdır. 1927 yılında 52, 1970 yılında 60 (35 erkek, 25 kadın), 1990 yılında 85, 1997 yılında ise 101 kişi yaşayan köyde bugün Tatar ve Yörükler yaşamakadır. Son yıllara kadar Karacabeyli dondurmacıların ihtiyacı olan kar ve buzlar buradan getiriliyordu.

HAMİDIYE (BULGARLAR KÖYÜ)

İlçenin güneybatısında ve ilçeye 23 km. uzaklıktadır. Köyün eski adı "Bulgarlar" 'dır. Sultan Süleyman tahrirlerine göre köyde 25 hane kul soylu vardı. Köy, Rumeli'den sürgün edilen Bulgarlar tarafından kurulmuştur. Köy bir ara M. Kemalpaşa'ya bağlı idi. 1880'li yıllarda 79 hane (313 nüfus) Rumeli göçmeni yerleştirilen köyde, 1908 Yıllığı'na göre 72 hane bulunuyordu. 1927 yılında 226, 1970 yılında 553 (267 erkek, 286 kadın), 1990 yılında 658, 1997 yılında ise 527 kişi yaşamakta olan köyde bugün, yerlilerin dışında Bulgaristan ve Tatar göçmenleri yaşamaktadır.

HAYIRLAR

İlçenin kuzeyinde ve ilçeye 13 km. uzaklıktadır. "Hayurlu" ve "Hayırsızlar" olarak ta anılır. 1880 yılında 50 hane (226 nüfus) 93 göçmeni Çerkez tarafından kurulmuştur. Köyde, Çerkez ve Bulgaristan göçmenleri yaşar. Bu köyde bir un fabrikası vardı. Köyde 1927 yılında 130, 1990 yılında 215, 1997 yılında ise 165 kişi yaşamaktaydı.

HARMANLI (KİRMİKİR)

İlçenin kuzeydoğusunda ve ilçeye 16 km. uzaklıktadır. Köyün eski adı Kirmikir'dir. Köyde antik döneme ait kalıntılar vardır. Burada, Ortaçağda "Dlimitziri" adlı bir yerleşim alanı olduğu tahmin edilir. Kirmikir adı da buradan gelmiş olabilir. 1880'li yıllarda köye 75 hane (351 nüfus) Çerkez göçmeni ile Yunanistan'ın Mora-Yenişehir'inden gelenler yerleştirilmiştir. 1908 yıllığına göre 277 hane bulunan köyde, 1970 yılında 1.325 (648 erkek, 677 kadın), 1990 yılında1.328, 1997 yılında ise 1.023 kişi yaşamaktaydı. Cumhuriyet öncesinde Türk ve Rumların, beraber yaşadığı bir köy idi. Köyde H. Theodoros adım taşıyan bir kilise vardı. Bu kilise 1833 yılında yapılmıştır. Bugün harap durumdadır. Ayrıca köyde, şimdi sadece öğütme taşları kalmış olan, yel değirmenleri vardı. Rüzgara açık alanlara yapılmış bu değirmenler 1950'li yıllara kadar hizmet veriyorlardı. Kurtuluş Savaşı sonrasında köyü terk eden Rumların yerine, Pomak göçmenler yerleştirilmiştir, ilköğretim okulu, sağlık evi, düğün salonu ve futbol sahası mevcuttur.

HOTANLI (HOZATLI)

İlçenin batısında ve ilçeye 3 km. uzaklıktadır. 1521 tarihli tahrirat defterinde "Hotani" olarak geçer. Bursa'daki Şehzadeler Türbesi vakıf köyü idi. Köyde XVI. yüzyılda 33 hane vardı. XIX. yüzyıl belgelerinde ise adı "Hozatlı" olarak geçer. Eski bir Rum köyüdür. 1880 yılında 80 hane (340 nüfus) Rumeli göçmeni yerleştirilmiştir. 1927 yılında 441, 1970 yılında 724 (364 erkek, 360 kadın), 1990 yılında 849, 1997 yılında ise 642 kişi yaşamaktaydı. Köye, 1880'li yıllarda Yunanistan'ın Mora-Yenişehir yöresinden gelen göçmenler yerleştirilmiştir. Köyde Bulgaristan göçmenleri de vardır.

HÜRRIYET

İlçenin doğusunda ve ilçeye 40 km. uzaklıktadır. 1950 yılında Bulgaristan'ın Aydos ve Osmanpazarı kazalarmdan göç eden 201 göçmen ailesinin; Haydar Çiftliği arazisini, Ziraat Bankasi'na borçlanmak suretiyle satın alarak yerleşmeleriyle 1952 yılında kurulmuştur. Köyün eski adı "Haydar"idi. Köy statüsünden düştüğünde, "Haydarçiftliği" olarak anıldı. Köye 1880 yılında 10 hane (44 nüfus) Çerkez göçmeni yerleştirilmiştir. Bu köyde, 1970 yılında 804 (373 erkek, 431 kadın), 1990 yılında 433, 1997 yılında ise 371 41 kişi yaşamaktaydı. Köyde bir kilise kalıntısınm varlığı, burada Rumlarınyaşadığım göstermektedir.

İKİZCE (EKİZCE)

İlçenin doğusunda, ilçeye 35 km. uzaklıkta ve Bursa- Karacabey karayolu kıyısındadır. Eskiden Bursa'ya bağlı olan bu köy bir Padişah Hassıdır. Savaşta esir alınmış köle ve cariyelerinin yerleştirildiği bir köydür. "Koyun kafirleri" veya "koyun kulları" denen bu esirler koyunlara bakmakla yükümlüydüler. Görevleri Fatih Sultan Mehmet devrinde çıkarılan "Bursa ikizce Hassı Kanunnamesi" ile düzenlenmiştir. Kanunnamenin tam metni kitabımızın sonunda verilmiştir. Sultan Süleyman tahrirlerine göre köyde, 21 kul (köle) soylu hane 2.643 koyuna bakıyordu. 1908 Yıllığı'na göre köyde 87 hane vardı. Kurtuluş Savaşı sırasında Tirilye, Yahçiftliği, Veledler ve Dereköy Rumları tarafından tamamen yakılmıştır. Kurtuluş Savaşından sonra buradaki Rumlar köyü terk edince yerlerine, 1924 yılında, Yunanistan'ın Langaza kasabalarından gelen göçmenler yerleştirilmiştir. Rumlardan kalma kilise kalıntıları olan köyde, 1927 yılında 466, 1970 yılında 825 (398 erkek, 427 kadın), 1990 yılında 787, 1997'de ise 704 kişi yaşamaktaydı. Kanalizasyonu ve düğün salonu vardır.

İNKAYA

İlçenin kuzeydoğusunda ve ilçeye 33 km. uzaklıktadır. 1908 Yıllığı'na göre 65 hane ulunan köyde, 1927 yılında 274, 1970 yılında 563 (255 erkek, 308 kadın), 1990 yılında 282, 1997 yılında ise 261 kişi yaşamaktaydı. Göleti mevcuttur.

İSMETPAŞA (KELESEN)

İlçenin güneybatısında ve ilçeye 23 km. uzaklıktadır. Kadı sicilleride adı "Kelesen ve "Kilisan" olarak geçmektedir. Umur Bey'in vakıf köyüdür. Köyün geliri Akçardak'taki mescidine harcanmaktadır. Köyün adı 1920 de İsmetpaşa olarak değiştirilmiştir. Eski bir Rum köyü idi. Kurtuluş Savaşı sonunda Rumlar köyü terk edince, yerlerine 1924 yılında Yunanistan göçmenleri yerleştirilmiştir. XV. yüzyıl kadı sicillerinde "Rum Kelesen" 'den ayrı olarak bir de "Türk Kelesen" adıyla anılan bir köyden söz edilmektedir. Köye 93 göçmenleri de yerleştirilmiştir. Köyde, 1927 yılında 215, 1970 yılında 609 (297 erkek, 312 kadın), 1990 yılında 875, 1997 yılında ise 763 kişi yaşamaktaydı. Köyde, 1814 yılında Kelesenli Hacı Ali'nin yaptırdığı Hacıaliağa Camii vardır. Bu gün harap durumdadır. Köyde, 1880'li yıllarda gelen Bulgaristan göçmenleri ile 1924 yılında gelen Bulgaristan göçmenleri yaşamaktadır. Düğün salonu vardır.

KARAKOCA

İlçenin doğusunda ve ilçeye 27 km. uzaklıktadır. Sultan Süleyman'ın 1521 yılı tahrirat defterinde "Karakuvaç" olarak anılan köy bu olmalı. Bir söylentiye göre de, 8 asır önce kayseri'den sürgün gelen bir Rum kadınıyla bir erkeğin buraya yerleşmesiyle kurulmuş ve Karı-Koca adım almış, zamanla bu ad Karakoca'ya dönüşmüştür. Tahrirat defteri kayıtlarına göre köyde, Padişah Haslarında çalıştırılmakta olan 14 hane kul soylu (koyun kafiri). 1.432 koyuna bakmakla görevliydi. Eski bir Rum köyüdür. Köyde, 1487 yılında yapılmış ve bugün harap durumda olan bir kilise vardır. Adı, "Zoodochos Pege" 'dir. Kurtuluş Savaşı sonunda köyü terk eden Rumlar yerine 1926 yılında mübadele muhaciri olarak Yunanistan'ın Langaza yöresinden gelenlerin yerleştirildiği köyde, 1927yılında 508, 1970 yılında 1.557 (728 erkek, 829 kadın), 1990 yılında 1.721, 1997'de ise 2.514 kişi yaşamaktaydı. Kanalizasyonu, ilköğretim okulu, sağlık ocağı, düğün salonu ve futbol sahası mevcuttur.

KARASU

İlçenin batısında ve ilçeye 7 km. uzaklıktadır. Bursa Muradiye Türbeleri'nin vakıf köyüdür. Köyde Bizans döneminden kalma kalıntılar vardır. Fatih Sultan Mehmet devrine ait olduğu tahmin edilen "Meğri ve Karasu Tuz Yasaknamesi"nde , Karasuda bulunan tuz yatklarının işletilmesi ile ilgili kurallar açıklanmaktadır. Köyde 214 kişi yaşamaktadır ve yerli köyüdür.

KEDİKAYA (KEDİKÖY)

İlçenin kuzeybatısında ve ilçeye 20 km uzaklıktadır. 1908 Yıllığına göre 7 hane olan köyde, 1927 yılında 35, 1970 yılında 100 (54 erkek, 46 kadın), 1990 yılında 190 olan nüfusu 1997 yılında ise 88 düşmüştür.

KEŞLİK

İlçenin batısında ve ilçeye 13 km. uzaklıktadır. Köyde Bizans döneminden kalma kalıntılar vardır. 1908 yılında 61 hane bulunan köyde, 1927 yılında 362, 1970 yılında 615 (302 erkek 313 kadın ), 1990 yılında 877 1997 yılında ise 741 kişi yaşamaktaydı. Köyde 1924 yılında Yunanistan dan gelen mübadele göçmenleri yaşamaktadır. İlköğretim okulu ve gölet’i mevcuttur. Kanalizasyonu, Futbol sahası ve Düğün salonu vardır.

KIRANLAR

İlçenin kuzey batısında ve ilçeye 10 km. uzaklıktadır. Kadı sicillerinde “Kuranlar” olarak ta anılır. Eski bir köy. 1908 Yıllığına göre 52 hane bulunan köy’ün 1927 yılında 259, 1970 yılında 392 (194 erkek, 198 kadın),1990 yılında 365, 1997 de ise 284 kişi yaşamaktaydı. 1924 yılında Yunanistan dan gelen göçmenlerin yaşadığı bu köyün yakınlarında “Dedebayırı” denilen yerde bir yatır vardır. Köyde, Bizans dönemine ait kalıntılara rastlanmaktadır Futbol sahası vardır.

KULAKPINAR

İlçenin kuzeyin de ve ilçeye 11 km. uzaklıktadır. 1908 Yıllığına göre 43 hane bulunan köyde, 1927 yılında 205, 1970 yılında 378(153 erkek,175 kadın), 1990 yılında 350 1997 de ise 286 kişi yaşamaktaydı. Köyde yerlilerin dışında Bulgaristan göçmenleri yaşamaktadır. Kanalizasyon vardır.

KURŞUNLU

İlçenin kuzeyinde ve ilçeye 40 km. uzaklıktadır. Yeniköy plajlarına 10 km. uzaklıkta olan bir sayfiye yeridir. Orta Çağdan beri var olan bir yerleşim birimidir. Köyün antik döneminde ki adı “Plakia” ‘dır. Helen dilinde anlamı “Düzlük”’tür. 1521 tarihli Sultan Süleyman tahrirat defterin de yer alan köyde 11 hane kul soylunun oturduğu belirtilmekte. 1908 Yıllığına göre 73 hane bulunan köyde 1940’lı yıllarda, yolu olmadığı için köyü terk eden muhacirlerin etkisiyle 5-6 haneye düşen nüfus, Karadenizlilerin yerleştirilmesiyle 1958 de 45 haneye çıkmıştır. Köyde, 1970 yılında 372(189 erkek,183 kadın), 1990 yılında 981, 1997 yılında ise 678 kişi yaşamaktaydı. H. Demetrios adına yapılmış bir kilise bulunan köyde ayrıca, “Measargos” ile “Polichnion Polychronia” manastırlılarının kalıntıları vardır. Köyde yaşayanların çoğunluğu Artvin yöresinden gelmektedir. İlköğretim okulu mevcuttur.

KÜÇÜKKARAAĞAÇ

İlçenin güney batısında ve ilçeye 13 km. uzaklıktadır. Karacabeye bağlı 3 karaağaç köyü vardır. Diğerleri ilçenin doğusundadır. Bizans döneminden kalma kalıntıların bulunduğu köyde 1927 yılında 188, 1970 yılında 433 (212 erkek, 221 kadın),1990 yılında 444, 1997 yılında ise 378 kişi yaşamaktaydı. Köyde bugün Arnavut ve Bulgaristan göçmenleri yaşamaktadır.

MURATLI (KELEMENYE)

İlçenin kuzey doğusunda ve ilçeye 40 km. uzaklıktadır. Köyde, 1970 yılında 421(222 erkek,199 kadın),1990 yılında 444, 1997 de ise 315 kişi yaşamaktaydı. Kanalizasyonu ve düğün salonu vardır.

OKÇULAR

İlçenin batısın da ve ilçeye 20 km. uzaklıktadır. 1880 yılında 50 hane (227 nüfus) Rumeli göçmeni yerleştirilen köyde 1908 Yıllığına göre 37 hane, 1927 yılında 257, 1970 yılında 277(138 erkek, 141 kadın),1990 yılında 263, 1997 de ise 125 kişi yaşamaktaydı. Köyde 1880’li yıllarda gelenlerle 1924 yılında gelen Yunanistan ve Bulgaristan göçmenleri yaşamaktadır

ORHANİYE

İlçenin doğusun da ve ilçeye 34 km. uzaklıktadır 1919 yılında köyde inceleme yapan Nasihat Heyeti raporunda köyün 17 yıl önce kurulduğu yazmakta. Köy, 1902 yılında Bulgaristan göçmenleri tarafından kurulmuştur. Bu tarihte köyde 40-50 hane yaşamaktaymış. 1927 yılında 198, 1970 yılında 218(109 erkek 109 kadın), 1990 yılında 247, 1997 yılında ise 231 kişinin yaşadığı köy kurtuluş savaşı sonucunda Bursa’dan Bandırma yönüne kaçmakta olan Yunanlılarca tamamen yakılmıştır. Köyde eski bir kilise kalıntısı bulunduğuna göre burada Rumların da yaşadığı anlaşılıyor. Köye, 1924 yılında Yunanistan dan gelen mübadele göçmenleri de yerleştirilmiştir. Futbol sahası vardır.

ORTASARIBEY (SARIBEYİSLAM)

İlçenin güney batısında ve ilçeye 19 km. uzaklıktadır. Karacabey’e bağlı üç Sarıbey köyünün ortasında olduğu için bu adı almıştır. 1970 yılında 755 (346 erkek, 409 kadın) kişinin yaşadığı köyde, 1990 yılında 755, 1997 yılında ise 623 kişi yaşamaktaydı. Yerli köyüdür. İlköğretim okulu ve futbol sahası vardır.

OVAESEMEN

İlçenin güneyinde ve ilçeye 30 km. uzaklıktadır. Bir de ilçenin kuzeyinde “Dağesemen” köyü vardır. Eski adı “Kepekler” olan köyün adı 1908 Yıllığı’nda Ovaisemini olarak geçmektedir. 1927 yılında 336, 1970 yılında 652 (282 erkek, 370 kadın),1990 yılında 581, 1997 yılında ise 470 kişi yaşayan köyde, yerlilerin dışında tatar göçmenleri yaşamaktadır. Düğün salonu vardır.

ÖRENCİK

İlçenin kuzey batısında ve ilçeye 19 km. uzaklıkta küçük bir yerleşim birimidir.1880 yılında 26 hane (116 nüfus) Rumeli göçmeni tarafından kurulmuştur. 1908 Yıllığı’na göre 28 tane bulunan köyde, 1927 yılında 146, 1970 yılında 111(57 erkek, 54 kadın), 1990 yılında 190 olan nüfus 1997 yılında 96’ya düşmüştür.

SAADET

 

SAZLICA (DÜMBEREZ)

İlçenin güneyinde ve ilçeye 20 km uzaklıktadır. 1908 Yıllığı’nda M. Kemalpaşa’ya bağlı olarak gösterilen ve 72 hanenin yaşadığı köyde, 1927 yılında 150, 1970 yılında 540 (252 erkek, 282 kadın) 1990 yılında 485, 1997 yılında ise 410 kişi yaşamaktaydı. Köyün ahalisi, 1880’li yıllarda Romanya’dan gelen Tatar göçmenlerinden oluşmaktadır. Düğün salonu vardır.

SEYRAN

İlçenin doğusun da ve ilçeye 20 km. uzaklıktadır. Kurtuluş savaşı sonunda Bursa’dan Bandırma istikametine kaçmakta olan Yunanlılarca kısmen tahrip edilmiştir. Köyde Rumlar da yaşamaktaydı. 1908 Yıllığı’na göre 61 haneli olan köyde, 1927 yılında 224, 1970 yılında 907 (445 erkek, 462 kadın),1990 yılında 876, 1997 de ise 811 kişi yaşamaktaydı. Köyde Bulgaristan göçmenleriyle birlikte 1880’li yıllarda ve 1924’te Yunanistan’ın Langaza Serez yöresinden gelen göçmenler yaşamaktadır. İlköğretim Okulu ve sağlık ocağı mevcuttur.

SUBAŞI

İlçenin doğusunda ve ilçeye 26 km. uzaklıktadır Eski belgelerde “Subaşralığı” olarak ta geçer. Beğlik koyunlara bakmakla görevli olan bu köyde, 7 sürü ve 2.370 koyun varmış. 1908 Yıllığı’nda 101 haneli olan köyde, 1927 yılında 472, 1970 yılında 1.229 (613 erkek, 616 kadın), 1990 yılında 1.297, 1997 yılında ise 2.177 kişi yaşamaktaydı. Bir Rum köyü olan Subaşı Kurtuluş Savaşı sonunda kısmen yanmıştır. Savaş sonrası Rumlar köyü terk edince yerlerine, 1924 yılında Yunanistan mübadele göçmenleri yerleştirilmiştir. İlköğretim okulu, sağlık evi ve futbol sahası vardır.

SULTANİYE (KARAYENİ)

İlçenin batısında ve ilçeye 27 km. uzaklıktadır. Köyün eski adına bakılırsa bir Rum köyü olmalı. Çünkü, köyde Bizans dönemi kalıntılarına rastlanıyor. Ayrıca Kurtuluş Savaşı sonunda burada yaşayan Rumların köyü terk ettikleri biliniyor. Bunların yerine de, mübadele göçmenleri yerleştirildi. 1880’li yıllarda köye 20 hane (84 nüfus) Mora Yenişehir’den gelen Rumeli göçmeni yerleştirilmiştir. XIX. Yüzyılda M. Kemalpaşa’ya bağlı olan köyde, 1927 yılında 699, 1970 yılında 1.793 (875 erkek, 918 kadın), 1990 yılında 1.646, 1997 yılında ise 2.076 kişi yaşamaktaydı. İlköğretim okulu, düğün salonu ve sağlık ocağı mevcuttur.

ŞAHİNKÖY

İlçenin batısında ve ilçeye 3 km. uzaklıktadır. Kurtuluş Savaşı sonunda Bandırma istikametine kaçmakta olan Yunanlılar tarafından yakılmıştır. Köyde 1927 yılında 296, 1970 yılında 432 (199 erkek, 233 kadın), 1990 yılında 434, 1997’de ise 403 kişi yaşamaktaydı.

ŞAHMELEK (ŞAH-MELİK)

İlçenin kuzeybatısında ve ilçeye 25 km. uzaklıktadır. 1880 Yıllığı’na göre 39 hane bulunan köyde, 1927 yılında 150, 1970 yılında 157 (79 erkek, 78 kadın), 1990 yılında 168, 1997 yılında ise 104 kişi yaşamaktaydı.

TAŞLIK (ÇALI MAHALLE)

İlçenin kuzeyinde ve ilçeye 4 km. uzaklıktadır. 1880 yılında Bulgaristan’dan gelen 25 hane (152 nüfus) 93 Harbi Rumeli göçmeni tarafından kurulmuştur. 1908 Yıllığı’na göre 56 hane bulunan köyde, 1927 yılında 246, 1970 yılında 353 (180 erkek, 173 kadın), 1990 yılında 434, 1997’de ise 401 kişi yaşamaktaydı. Köyde, 1924 yılında Yunanistan göçmenleri de yerleştirilmiştir. Köyde, Yunan askeri tarafından 11 eylül 1922’de şehit edilenlerin anısına yapılmış “Kurtuluş Şehitleri Abidesi” vardır. Futbol sahası vardır.

TAŞPINAR (KEMERBENT)

İlçenin doğusunda ve ilçeye 35 km. uzaklıktadır. 1521 tarihli Sultan Süleyman tahrirlerinde “Kemeryon” olarak anılan köyde, yaşamakta olan 19 hane savaş esiri kul soylu (köyün kafiri), 1.448 koyuna bakmaktaydı. “Kemeryent” veya “Kemerbend” olarak ta anılmaktadır. Bir Rum köyü idi. Kurtuluş Savaşı sonunda Rumlar köyü terk edince 1924 te Yunanistan göçmenleri yerleştirildi. 1908 Yıllığı’na göre 96 hane bulunan köyde, 1927 yılında 235, 1970 yılında 357 (180 erkek, 177 kadın), 1990 yılında 351 kişi, 1997’de ise 247 kişi yaşamaktaydı. Köyde Futbol sahası ve Düğün salonu vardır.

TOPHİSAR

İlçenin batısında ve ilçeye 15 km. uzaklıktadır. Bursa Muradiye Türbelerinin vakıf köyüdür. Köyde, “Şatır Çavunoğlu Asboğa Zaviyesi” vardı. Eskiden bir hisar bulunan köy yakınlarında dört yapıdan oluşan bir külliye varmış. Bu dört yapıdan ikisi cami ve hamama ait. Köydeki hisarda köfenoğulları “kır serdarı” olarak görevlendirilmiş. Köyde Bizans dönemine ait kalıntılar da var. 1805 yılında Hacı Ali Bey tarafından yaptırılmış olan “Fatma Tutu Camii” ve külliyesi harap bir durumda. 1908 Yıllığı’na göre 38 hane bulunan köyde, 1927 yılında 345, 1970 yılında 1030 (490 erkek, 450 kadın), 1990 yılında 1.164 1997 yılında ise 828 kişi yaşamaktaydı. Köyde Çerkez ve Bulgaristan göçmenleri yaşamaktadır. İlköğretim okulu ve Futbol sahası vardır.

ULUABAT (LOPADİON)

İlçenin doğusunda ve ilçeye 12 km. uzaklıktadır. Eski adı Lopadion’dur. 1324 yılında, kendisine ağır kayıplar verdiren Kite Tekfuru (beyi)’nu sığındı.Lopadion kalesi Tekfurundan, köprüyü geçmemek kaydıyla teslim alarak Kite kalesi önünde idam eden Osman Bey, buradaki verimli ovaları, sulak yaylaları görünce “bunların adını Ulu-abad koydum”, demiştir. Lopadion Tekfurunun, Kalesi beyliği üzerine sefer düzenleyen Orhan Kirmasti ve Mihaliç Tekfurlarından sonra bağlılığını bildirmiş, ancak, bundan 6 yıl sonra baş kaldırması üzerine, kale alınarak Osmanlı topraklarına katılmıştır. Kale, Bizans İmparatoru Alexios Komnenos tarafından, Bursa’ya arkadan yapılacak Türk akınlarını durdurabilmek, Ryndakos ovasını Selçuklulara karşı korumak ve göle Türk kayıklarının girişini önlemek üzere yaptırılmıştı. Kalenin giriş kapılarından bazıları ile surların bir kısmı günümüze kadar gelebilmiştir. 1919 yılında köye gelen ve isyancıları tuttukları yoldan vazgeçirmeye çalışan Nasihat Heyeti’nin tespitlerine göre Türk ve 93 harbinden sonra yerleştirilen Çerkezlerin yanında, 10 hane de Rum yaşamaktaydı. Daha önceki yıllarda Rum sayısı daha çok olmalı ki, biraz daha iyi durumda olan ve Mikhael Archestrategos adına 1843’te yapılmış kilisenin dışında, kalıntılarına rastlanmış olan kilise sayısı birden fazladır.XVI. yüzyılda köyü ziyaret eden Gerlach, burada 6 kilisenin varlığından söz etmektedir. Kalıntıları olmasa da, H. Demetrios, H. Georgias, H. Loannes, Chirtos kiliselerinin adına kaynaklarda rastlanmaktadır. Köyde birde 1408 yılında yapılan “Eski Cami” vardır. Yıldırım Camii veya Valide Sultan Camii adlarını da alan bu cami, 1952 yılında büyük onarım görmüş, bu onarım da kuzeyine yeni bir son cemaat yeri eklenmiştir. Caminin yanında eskiden bir han ve bir hamam varmış. Kayıtlarda, köyde bir de Karagözbey tekkesinin varlığından söz ediliyor. 1883 yılında köye gelen C. Texier, Küçük Asya adlı eserinde, “salgın hastalık nedeniyle halkın hemen hemen tamamının köyü terk etmiş olduğunu, Köyde kalanların da ; birkaç Rum ailesiyle terk edilmiş olan bir manastırda yaşayıp bu Hristiyanların dini törenlerini yürüten fakir bir papazdan ibaret olduğunu” yazıyor. 1908 Yıllığı’na göre 131 hane bulunan köyde, 1927 yılında 1.240, 1970 yılında 977 (474 erkek, 503 kadın), 1.990 yılında 1,075, 1997 yılında ise 910 kişi yaşamaktaydı. II. Beyazıd devrinde çıkarılan Bursa İhtisab Kanunnamesi’nde “Ulubat üzümünden” bahsedildiğine göre, köyün etrafı bağlık olmalıydı. İlköğretim okulu ve Futbol sahası vardır.

YARIŞ

İlçenin kuzeyinde ve ilçeye 12 km. uzaklıktadır. 1880’li yıllarda, Bulgaristan’dan gelen 40 hane (177 nüfus) 93 Harbi Rumeli göçmeni yerleştirilmiştir. 1908 Yıllığı’na göre 39 haneli köyde, 1927 yılında 135, 1970 yılında 251 (128 erkek, 123 kadın), 1990 yılında 259, 1997 yılında ise 243 kişi yaşamaktaydı. Köyde yerliler de vardır.

YENİ

 

YENİCE

 

YENİKARAAĞAÇ (ÇORAPÇI)

İlçenin doğusunda ve ilçeye 31 km. uzaklıktadır. Köyde, 1970 yılında 1.008, 1990 yılında 1.212, 1997’de ise 1867 kişi yaşamaktaydı. 1880’li yıllarda 93 harbi göçmeni olarak Bulgaristan ve Yunanistan’dan gelenler ile Arnavutların yaşadığı, erkeklerin de elde yün çorap örerek geçimlerini sağladığı Çorapçı Köyünde, DSİ kanaletlerini açılmasıyla halk tarıma yönelmiştir. Sağlık ocağı ve futbol sahası vardır. 1927 yılında, Selanik’in Drama ilçesinden gelenler tarafından kuruldu. Kara yoluyla Trakya üzerinden Türkiye’ye gelen Dramalılar, beraberinde hayvanlarını da getirdiler. Bir gelenek daha geldi onlarla birlikte Yenikaraağaç’a Erkeklerin kadınlarla birlikte elde çorap örmesi… Gündüzleri kahve köşelerinde, akşamları gittikleri komşu evinde ellerinden yün ipini şişlerini bırakmadı erkekler. Konuşurken , söyleşirken elleri de alın teri, göz nuru birbirinden güzel çoraplar çıkıyordu ortaya. İzmirli İstanbullu tüccarlar alıyordu kış aylarının soğuğunu ayaklarda hissettirmeyen bu nadide çorapları. Ekmek kapısı olmuştu köylerine, tarladan verim alamadıkları yıllarda. Ekip biçtikleri tarlalar verimsizdi, ama konuşurken ördükleri yün çorapların satışıyla ceplerine para girebiliyordu. İşte, Yenikaraağaç Köyü’ndeki erkeklerin çorap örme öyküsü böyle bir ortamın ürünü, geleneklerini terk etmeyeceklerini, en azından kış aylarında kahvede otururken, zevkle çorap örmeye devam edeceklerini söylüyorlar

YENİ SARIBEY (SARIBEY CEDİD KOKANA)

İlçenin güney batısında ilçeye 20 km. uzaklıktadır. Eski bir Rum köyü idi. Kurtuluş Savaşından sonra köyü terk eden Rumların yerine, 1924 yılında, Yunanistan’ın Mora-Yenişehir’inden gelen ğöçmenler yerleştirilmiştir.1927 yılında 271, 1970 yılında 496 (237 erkek, 259 kadın), 1990 yılında 561, 1997 yılında ise 523 kişi yaşamaktaydı. Düğün salonu vardır.

YEŞİLDERE (KEÇİLER)

İlçenin batısında ve ilçeye 19 km. uzaklıktadır. Kayıtlarda, “Keçiler”, “Keçidere” ve “Geçilir” olarak ta anılmaktadır. Köy statüsünden çiftlik statüsüne dönüştürüldüğü yıllarda II. Abdülhamid’in mülkleri arasında 1908 Yıllığı’nda 87 hane olduğu bildirilen köyde 1927 yılında 304, 1970 yılında 388 (191 erkek, 197 kadın), 1990 yılında 395, 1997 yılında ise 218 kişi yaşamaktaydı. Köyde, 1880’li yıllarda gelen 93 harbi Bulgaristan göçmenleri ile 1924 yılında gelen Yunanistan göçmenleri yaşamaktadır.

YOLAĞZI (DÜMBE)

İlçenin güneyinde ve ilçeye 14 km.dir. 1908 yılında 31 hanenin yaşadığı köyde, 1927 yılında 433, 1970 yılında 895 (426 erkek, 469 kadın), 1990 yılında ise 954 kişi yaşamaktaydı. Köye, 93 harbi göçmenlerinden Çerkezler ile, 1950’li yıllarda gelen Bulgaristan göçmenleri yerleştirilmiştir. Düğün Salonu vardır. Ayrıntılı bilgi için http://yolagzikoyu.tripod.com/ adresini tıklayınız.

Bursa İli, Karacabey İlçe Belediyesi - ©2024
Cumhuriyet Meydanı No:1 KARACABEY / BURSA | Tel : 0224 676 86 40 | E-Posta: bilgi@karacabey.bel.tr